Ana içeriğe atla

Kayıtlar

öykü etiketine sahip yayınlar gösteriliyor

Kavanozun İçinde - Bölüm 4

    Odanızdayken boş boş tavana bakıp durdunuz mu hiç? Bu aralar bende çok sık oluyor bu. Amaçsızca düşünüyorum. Neyi düşündüğümü de unutuyorum çoğu zaman. Saçma sapan anlamsız şeyler. Bir süre öyle duruyorum, sonra kendi kendime kararlar aldığımı sanıp bir anda vazgeçiyorum bu saçma hareketlerden. Her şeyi anlamlı yapmak zorunda hissediyorum ama aynı zamanda buna karşıyım biliyorsunuz. Yani yine çelişkiler içinde kavanozun içinde kıpırdayıp duruyorum.     Aslında kendimi yenilemeyi, yeni şeyler yapmayı çok severim. Bazen ruh halim hiçbir şeye izin vermiyor. Ben ruh halimle devamlı kavga ediyorum. Çoğu zaman birbirimizin sesini duymuyoruz bile. O söylüyor aynı anda ben de söylüyorum. Ne geçiyor elimize. Kocaman bir yorgunluk. Yorgunluktan sonra savaştan çıkmış gibi oluyorum. Yorgunluktan sonra diyorum ama hemen geçmiyor. Birkaç gün beni esir alıyor yorgunluk ve inat ediyor. Bırakmıyor beni. Ben de bırakması için çaba göstermiyorum. Öyle ya, suçu kendimde aramayı öğrenmem gerek. Ben izi

Denizin Büyüsü - Bölüm 1

     Valizim kapının kenarında duruyordu. İçine sadece birkaç parça eşyamı koymuştum. Başka bir şey almak istiyor muydum? Boş gözlerle odaya şöyle bir baktım ve sehpanın üstündeki deniz kabuklarıyla dolu küçük beyaz kutuya ve onun  yanında duran  mavi çerçeveye baktım. Yavaş yavaş çerçeveyi ve kutuyu almak için odanın bir ucundan diğer ucuna yürümeye başladım. Ayaklarım gidiyordu ama içimden bir ses ''gitme'' diyordu. Sonra çerçeveyi elime aldım ve uzun uzun baktım. Bakınca ağlayacağımı düşünmüştüm ama sanki donmuştum. Hislerim bir anda buz gibi oldu. Çerçeveyi bir anda bıraktım. Bir anda hızlıca evden çıkıp dışarı attım kendimi. Bu bahçeli evde ne kadar güzel günlerim geçmişti. Güneş yüzümü aydınlatıyordu. Bir anda bir şey unuttuğumu fark ettim, etrafıma bakındım. Valizi almayı unutmuştum. Geri dönüp aldım ve şimdi gitmeye hazırdım.     Arabama bindim ve yeni hayatıma başlamak üzere yola çıktım. Biner binmez müzik dinlemek istedim, radyoyu açtım ve bir dakika geçmeden

Kavanozun İçinde - Bölüm 3

      Nasıl başlamalıyım? Ne demeliyim? Hiçbir fikrim yok. Tek bildiğim hava yağmurlu ve benim yapmak istediğim şey boş boş film izlemek. Bugünü böyle boş geçirmek istiyorum. Kendimi rahat bırakmak, hiçbir şeye zorlamamak. Yetiştirmem gereken bir sürü iş var, umurumda değil. Böyle boş vererek yaşamak güzel geldi aslında. Kimseyle ilgilenmeden, kimseden bir şey beklemeden. Kendi kendime iyiyim ben.    Suyun üstündeki dalga gibi içimdeki düşünceler. Dalgaların kaybolmasını istemiyorum. Belki de bu yüzden yanlış yapıyorum hep. Dalgaların bir süre benimle kalması ve beni meşgul etmesi gerekiyor. Belki de uzun uzun düşünmem gerekir. Mantıksız mı geldi? İnanın umurumda değil. Her şeyi mantıkla yapmaya çalışmak da çok yorucu ve saçma geliyor. İnsanım ben. Kalbim var, kalbimin sesini dinlemeye ihtiyacım var.     Hayatımdaki parçaların bazıları yerine hiç oturmuyor. O parçaların benimle olmaması gerekiyordu. Yanlış yer diyebiliriz. Yanlış zaman diyebiliriz. Yanlış, yanlış.... cümlenin boşluğun

Kavanozun İçinde- Bölüm 2

    Uzun zaman oldu yazmayalı. Bir daha bu kadar ara vermemeliyim. Yazacaklarım birikiyor. Sonra unutuyorum. Bunu da yazmalıyım günlüğüme diyorum o anda. Sonra yok olup gidiyor. Beynimin içinde dans eden harfler kelimeleri oluşturduktan sonra benimle dalga geçer gibi yok oluyorlar. Evet evet yok oluyorlar. Size de oluyor mu? Bakmayın öyle. Yani sizin de kelimeleriniz kaybolup gidiyor mu? Yoksa bu sadece bana olan bir şey mi?   Bazen birisine kızıyorum. Söyleyeceklerimi aklımda tutayım diyorum. Konuşurken o sinirle unutup gidiyorum. Birkaç saat sonra kendi kendime söyleniyorum. ''Bunu niye söylemedim?''  Söylenmenin de bir faydası yok. Ne olacak benim bu hallerim onu da bilmiyorum. Bir gün bulutların üstündeyim, mutluluktan havalara uçuyorum. Bir gün depresif bir halde, yerimden kalkmak istemiyorum. Yani sizin anlayacağınız saçmalıyorum. Aslında saçmalık da değil, psikoloji. İnsanım ben de. Her gün aynı olamam ki. Bu da çok normal. Bazen düşününce kendimi suçluyorum.   

Kavanozun İçinde

        Bir kavanozun içindeyim. Hayatı seyrediyorum. Çıkmak istemiyorum buradan. Çıkarsam kötü şeyler olacak biliyorum. Nereden biliyorsun? sorusunu duyar gibiyim. Aslında bildiğim bir şey de yok. Sadece  his. Hislerinize güvenir misiniz? Hislerimde pek yanılmam, belki çok az bir yanılma payı olabilir.    Israr etmeyin, çıkmayacağım bu kavanozdan. Baksanıza, kendime kurduğum bu dünyada ne kadar mutluyum. Belki de kendimi kandırıyorum. Kendimi kandırsam da bu benim sorunum. Hem size ne benim küçük aynı zamanda kocaman dünyamdan. Ben iyiyim böyle. Benimle bu kadar ilgilenmeyin. Sizler de kendi dünyalarınıza dalsanıza. O dünyaları bir keşfetseniz kimseyle ilgilenmezsiniz. Bu kavanozun içinde kendime kurduğum hayat benim için çok zor oldu.  Kavanozun içine girdim, sonra da kapağını kapatmaya çalıştım ama şu an o kapak açık. Öyle göründüğü kadar kolay değil bazı şeyler. Sizler kolay olduğunu düşünüyorsunuz. Böyle düşünmekte de haklı olabilirsiniz. Öyle olmuyor. Bir anda verilmiş bir karar