Ana içeriğe atla

Kavanozun İçinde- Bölüm 2

    Uzun zaman oldu yazmayalı. Bir daha bu kadar ara vermemeliyim. Yazacaklarım birikiyor. Sonra unutuyorum. Bunu da yazmalıyım günlüğüme diyorum o anda. Sonra yok olup gidiyor. Beynimin içinde dans eden harfler kelimeleri oluşturduktan sonra benimle dalga geçer gibi yok oluyorlar. Evet evet yok oluyorlar. Size de oluyor mu? Bakmayın öyle. Yani sizin de kelimeleriniz kaybolup gidiyor mu? Yoksa bu sadece bana olan bir şey mi?   Bazen birisine kızıyorum. Söyleyeceklerimi aklımda tutayım diyorum. Konuşurken o sinirle unutup gidiyorum. Birkaç saat sonra kendi kendime söyleniyorum. ''Bunu niye söylemedim?''  Söylenmenin de bir faydası yok. Ne olacak benim bu hallerim onu da bilmiyorum. Bir gün bulutların üstündeyim, mutluluktan havalara uçuyorum. Bir gün depresif bir halde, yerimden kalkmak istemiyorum. Yani sizin anlayacağınız saçmalıyorum. Aslında saçmalık da değil, psikoloji. İnsanım ben de. Her gün aynı olamam ki. Bu da çok normal. Bazen düşününce kendimi suçluyorum.   

Pal Sokağı Çocukları

             

iki çocuk grubu arasındaki mücadele



                  Hep okumak istediğim bir kitap veee sonunda okudum😊


       Çocukların oynadıkları bir arsa ve bu arsayı kaybetmemek için verdikleri mücadele. İki çocuk grubu arasında geçen arsa savaşı diyebiliriz kısaca. Bunu kısaca anlatmak olmaz tabii ki. Onlar için her şeyi ifade eden bu arsayı almaya çalışan Kızıl Gömlekliler'le Pal Sokaklılar arasında geçen kıyasıya mücadele😊


                   Kitap Perisi'nin Sevdiği Alıntılar😊


  😊''Böylesine bir olayda kendisine en önemli görevin düştüğünü anlayan küçük Nemeçek çok heyecanlanmıştı. Sık rastlanır bir şey değildi bu. Aslında çocukların gözünde Nemeçek ha var ha yoktu.''


  😊''İyi saklanırsak çalıların arasından harabeye kadar gidebiliriz. İçimizden biri tepeye tırmanıp gözcülük eder. Kimse yoksa tepeden aşağıya sürünerek ilerleriz.''


  😊''Sesin ağacın tepesinden geldiğini çok iyi duymuşlardı artık. Biraz sonra, dallar hışırdamaya başladı. Koca ağacın dallarından çatırtılar yükseldi. Derken birden ufacık, sarışın bir çocuk ağaçtan aşağıya kayıverdi. Son daldan yere atlayınca üstünü başını silkip düzeltti.''


  😊''Dilerseniz suda boğarak öldürün beni, öldüresiye dövün isterseniz. Ama ben ihanet etmem şurada duran gibi... Şunun yaptığını yapmam, ihanet etmem ben...''


  😊''Bir heyecan dalgası kapladı ortalığı. Mendillerini bayrak gibi sallayanlar mı dersiniz, keplerini havalara fırlatanlar mı?.. Benzeri görülmemiş bir coşku!''


  😊''Bütün çocuklar odun yığınlarının üzerindeki siperlerden bu sahneyi sessiz sedasız izlemişlerdi. Öteki birlikler de oradaydı. Bütün o küçük ordu, odun istiflerinin üzerinden sahneyi izlemişti.


   😊''Tahta perdedeki küçük kapı çalınıyordu. Çocuklar şu günlerde her sesten korkuya kapılıyordu. Olur ya, bakarsınız düşman beklenmedik bir anda geliverirdi.''


   😊''Çocuklar sıralarında kıpırdamadan duramıyor, önlerine bakıyor, derse kaldırılacaklarını hiç umursamıyorlardı. Ne var ki bu olağanüstü durumdaki çocuklar yalnız Pal Sokağı Çocukları değil, hemen hemen okuldaki bütün öğrencilerdi.''


   😊''Bugün neler olacağını dünden bilmiyorlardı tabii. Elçilerin görünmesiyle gerilim azalmış, onun yerini sabır ve ağırbaşlılık almıştı. Düşmanın ne zaman gelip ne zaman çarpışacağını biliyorlardı artık. Bir an önce savaşa atılmanın tutkusuyla yanıp tutuşuyorlardı.''


    😊''Yola şöyle bir baktı, eve gitmek istiyordu ama bir şey ona engel oluyordu sanki. Aslında hiç yararı olmayacağını bilse de yürekli eri ölümle pençeleşirken evinin önünde saygı duruşunda bulunmanın kutsal bir görevi olduğunu düşünüyordu.''



       Kitap 236 sayfa, karton kapaklı, Can Çocuk Yayınları'na ait baskısı. Kapak resmi çok hoşuma gitti. Kitap içindeki ve kapaktaki resimler Leonia Janecka'ya ait. Çevirisi Zeyyat Selimoğlu'na ait. Dili anlaşılır ve sade. Kitabın içindeki resimler çok çok hoşuma gitti. Kitap bölüm bölüm ilerliyor, toplamda 11 bölüm. Kitabı 1 gün içinde bitirdim ve çok sevdim. Bu kadar etkileneceğimi ve seveceğimi düşünmemiştim açıkçası. Yazarı büyük üne kavuşturan bu eser 1906 yılında yayımlandı. 1968 yılında Macar yönetmen Zoltan Fabri tarafından sinemaya uyarlandı. Macar bir yazardan ilk defa kitap okudum ve Macar yazarları da merak ettim. 


       Kitabı okuduktan sonra filmini izlemek için araştırdım, buldum ama dil seçeneği uygun olmadığı için izleyemedim maalesef. Filmin güzel olduğuna eminim, bulmaya çalışıyorum tekrar. Kitapları okuduktan sonra filmlerini bulup izlemek en sevdiğim şeylerden biri.


       Küçücük çocukların inandıkları şey için savaşması, direnmesi çok güzeldi. Yazar bu duyguyu öyle güzel vermiş ki, okurken ağladım bazı yerlerde. Sonunda biraz fazla ağlamış olabilirim. Her şey bir oyun alanı için başlıyor ama aslında anlatılmak istenen oyun alanından fazlasıydı. Çocuklar özgürlüklerine sahip çıkmak istediler ve bunun için ellerinden geleni yaptılar.


      Çocukların gözünden bir dünya ve hayat o kadar güzel anlatılmış ki, yazarın kalemine hayran kaldım. Kahramanlık, dostluk, fedakarlık, cesaret gibi kavramların altı kalın puntolarla çizilmiş. Çocukların o masumiyeti insanda bambaşka hisler bırakıyor. Bir yandan da ürkek hallerini belli etmemeye çalışmaları. Bir mücadele ve bu mücadeleyi kazanan kocaman yürekler...


      Her sayfa ayrı bir keyif verdi ve kesinlikle her yaştan insanın okuması gerekiyor😊 Mükemmel bir çocuk klasiği. Bu kitabı çok ama çoook fazla abartabilirim bence. Bende çok fazla iz bırakan, unutamayacağım kitaplardan biri oldu😊


              Nemeçek, Boka, Çonakoş, Gereb, Çele, Feri Atç... 

Bu güzel karakterlerin dünyasına girmek istemez misiniz? O zaman hemen bu kitabı okumalısınız😊

          

                   Dünyanın bütün çocukları Pal Sokağı'ndandır...

                       

                     Balkabağı Perisi keyifli okumalar diler😊

Yorumlar

  1. Her şey bir yana Pal Sokağı Çocukları bir yana. Çoooookkkkk uzun yıllar önce, henüz ilkokuldayken okumuştum. Nemeçek bi tanedir:) Ve yaşı ne olursa olsun, kitabı okumamış herkesin okumasını öneririm! İyi ki okudun ve yazdın:)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Tatlı yorumunuz için çok teşekkür ederim😊 Kitabı almama siz etken oldunuz, hep görürdüm, merak ederdim, sizin yazınızda görünce aldım en sonunda(Okuduğum Kitaplar yazımda söz etmiştim sizden de😊)
      İyi ki okudum, mükemmel bir kitap, çok etkiledi beni, çok keyifliydi😊

      Sil
  2. Bu kitabı 5. sınıfa giderken okumuştum. Çok iyi hatırlıyorum, çünkü bir kitap sınavım vardı ve ben öğretmenimin başka bir gruba verdiği kitabı okumak istiyordum başta. :) Sonra tabi bu kitabı çok sevdim. Lisede ve üniversitede de birer kez okudum. Ortaokula giden kuzenime yakın zamanda ödünç vermiştim, o da beğenmiş. Bizi gören diğer kuzenim de merak etti ve şimdi o okuyor :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Tatlı yorumun için çok teşekkür ederim😊 Kitabı ben de çok sevdim, okurken çok ama çook keyif aldım. Kesinlikle herkes okumalı😊

      Sil
  3. Çok güzel anlatmışsın. Ben sanki çocukken okuduğumu hatırlıyorum ama kısaltılmış hali olabilir mi? Gerçi konuyu tamamen unutmuşum, o yüzden alıp okumak istiyorum. 😊

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Tatlı yorumun için çok teşekkür ederim😊 Yok kısaltılmış hali değil, Yapı Kredi Yayınları da aynı sayfa sayısında. Kesinlikle tavsiye ederim, mükemmel bir kitap😊

      Sil
  4. Ben de çok severek okumuştum:) eline sağlık, çok güzel anlatmışsın sevgiler:)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Tatlı yorumun için çok teşekkür ederim😊 Çok güzel bir kitap, çok sevdim😊

      Sil
  5. Çok önceden okumuş olmalıyım. Bazı kitapları çocukken okuduğum için sanırım hatırlayınca, beni o tatlı günlere götürüyor gibi : Çocuk Kalbi, Gümüş Patenler, Pal Sokağı Çocukları.. gibi. Ben de okusam iyi olur :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Tatlı yorumunuz için çok teşekkür ederim😊 Bu kitaplar kesinlikle çocukluğuna götürüyor insanı😊 Çocuk Kalbi'ni de çok severim. Bence tekrar okuyun derim, çok güzel bir kitap😊

      Sil
  6. İlerde okumak üzere not alıyorum. Öneri için teşekkürler. 😊

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Tatlı yorumunuz için çok teşekkür ederim😊 Kesinlikle tavsiye ederim, rica ederim😊

      Sil
  7. Bu kadar övgüyü alan kitabı iyice merak ettim. İşlerimi yoluna koyunca bir ara Kadıköy sahafçılar çarşısına gitmeyi düşünüyorum. Almayı istediğim kitaplara bu eseri de ekleyeceğim. :)
    Şahane anlatım ve paylaşım için teşekkür ediyorum sevgili Balkabağı Perisi. Okuyan gözlerinize sağlık olsun.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Tatlı yorumunuz için çok teşekkür ederim😊 Ben kitabı aşırı sevdim ve çok etkilendim, karakterler, olay örgüsü tek kelimeyle mükemmel. Seversiniz diye düşünüyorum😊 Kadıköy sahafçılar çarşısı çok güzel, benim yerime de gezin😊

      Sil

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

Genç Bir Doktorun Anıları

                                                                    ''Evinize gidin doktor...''          Genç bir doktorun fakülteden mezun olduktan sonra bir köye hekim olarak atanması ve burada yaşadığı zorlu günle                         Kitap Perisi'nin Sevdiği Alıntılar   🩺 ''Adamın şapkası yoktu, koyun postundan düğmeleri iliklenmemiş bir palto giymişti, keçeleşmiş sakalları ve gözlerinde de sanki çılgınca bir ifade vardı.'' 🩺 ''Genç bir doktor sandalyeden kalktı beni karşılamak üzere. Bir an, bitkin ve şaşkın gözlerinde benim de onun kadar genç olmamdan dolayı küçük bir hayret belirtisi gördüm. Gerçekten de aynı kişinin iki ayrı portresi gibi benziyorduk birbirimize, hatta aynı yaştaydık da.''   🩺 ''Bir dakika sonra fırtınanın kar tanelerini bir şeytan gibi uçuşturup yüzüme çarptığı bahçeden geçerek odama koştum ve dakikaları sayarken bir kitaba sarıldım, sayfalarını çevirip trakeotomiyi gösteren bir çizim buldum.&#

Merhabaaa, Ben Balkabağı Perisi

    Yeniden buradayım. Bloğu, yazı yazmayı özledim. Bloğumu çok seviyordum ama bazen yaşanan bazı şeyler bir anlık fevri bir kararla dönüyor bana. Biraz zor zamanlar geçirdiğim için, bir anda kapattım bloğu. Ara ara böyle dönemlerim oluyor evet. Bazı şeyler düzeliyor, bazı şeylerin düzelmesi biraz zaman alıyor. Bu konu hakkında fazla konuşmak istemiyorum. Şimdi buradayım, geldimm😊 Çok heyecanlıyım. Bu yazıyı yazarken içim içime sığmıyordu. Yorumlarınızı özledim.     Yeniden yazılarımla ve sizlerle olmak iyi gelecek.  ‘’Bloğun büyülü bir havası var.’’ derdim hep. Hala aynı düşüncedeyim. Blog bana mutluluk veriyor. Kötü zamanları unutmak için burada olmak daha iyi ama bazen de içime kapanıyorum, her şeyden uzaklaşmak istiyorum.     Bu blogta sadece kitap yorumlarımı değil, genel olarak her şeyi paylaşmayı düşünüyorum. İçimden geldiği gibi aklıma geleni yazmayı düşünüyorum.     İngilizce öğrenmeye başladım. Telefonuma Duolingo programını indirdim ve hiçbir şey bilmiyormuş gibi baştan baş

DokuzDolambaç

                                   Öykü okumayı sever misiniz?                İçinde öyküler olan çok güzel bir kitap😊📙                       Kitap Perisi'nin Sevdiği Alıntılar 😊        😊 ''Arabanın bu kadar eski püskü olacağı aklıma gelmemişti. Bir saatlik yol demişlerdi ama yolun bundan çok daha uzun süreceğini arabayı görür görmez anlamıştım.''        😊''Kokusuz, duru ve taze bir hava  vardı, aydınlıktı. Güneş sevecendi. Belki bir esinti bile vardı. Yeşil yapraklar görülebiliyordu çevrede.''         😊''Yüzünü bir bana, bir denize dönerek konuşuyor. Kendimi onun yerine koyuyorum. Ben oyum ama aynanın karşısında kendime bakıyorum bir yabancı olarak.''         😊''Düşüncelerinde ölümün hiç yeri olmamıştı. Gençti. Öyle olsa bile, yani ölebilirse bile, sihirbazlık yapamamaktansa yaşamayı tercih edeceğini düşündü.''         😊''Yazılar sağa sola kaçışmayı bıraktılar ama onları çözemedim. Onlar kendi kendile
© Copyright Balkabağı Perisi