Ana içeriğe atla

Unutulmaz Aşk

                   

Amanda ve Dawson'ın aşk hikayesi

''İlk aşkınızı asla unutamazsınız.'' 


Romantik, tatlı bir kitap😊


    1984 baharında Amanda Collier ve Dawson Cole lise öğrencisiyken birbirlerine aşık oluyorlar. Okulda son senelerinde yaşanan olaylar yüzünden ayrılmak zorunda kalıyorlar. Yirmi beş yıl sonra tekrar bir araya geliyorlar. Onları bir araya getiren aşklarının sığınağı Tuck Hostetler'ın cenazesi oluyor. Birbirleri hakkında bilmedikleri şeyleri öğrenmeye başlarlar ve aslında bazı şeylerin hiç görünmediği gibi olduğunu anlarlar. Hatıralarla tekrar yüzleşmek, aralarındaki aşkı hatırlamak hem çok güzel hem de hüzünlüdür. Unutulmaz bir hafta sonu geçirirler.


                      Kitap Perisi'nin Sevdiği Alıntılar😊


 💗''Söyleyeceklerinden korkuyordu ve adamın sessizliği de şüphelerini güçlendirmişti. Onu eski günlerdeki gibi hatırlamayı kolaylaştırdığı için belirsizliği tercih ediyordu. Ama bazen, o yılları hatırladığında ne düşünüyor, diye merak ediyordu elinde olmadan veya paylaştıkları, şimdi ona anlamsız mı geliyordu acaba? Kısacası onu hiç düşündüğü oluyor muydu Dawson'ın?''


  💗''Savunmasız kaldığı için Amanda kızardığını hissetti ama cevap vermeden önce, o günlerde paylaştıkları ve izlerini çok iyi tanıdığı duygular sanki yolunu bulmuş yeniden akıyor gibi geldi ona.''


  💗 ''Ben ne hatırlıyorum, biliyor musun? Atlantik Plajı'na gidişimizi. Deniz yıldızlarını görüşümüzü. Hepsi kıyıya vurmuştu adeta. Sahil boyunca yürüyüp bulduklarımızı tekrar denize atmıştık. Daha sonra aldığımız abur cuburla güneşin batışını seyretmiştik. On iki saat konuşmuşuzdur herhalde.''

  💗''Dawson hızı sabit tutuyordu. Yol boştu ama ikisinin de acelesi yoktu. Amanda, bir zamanlar sevdiği adamla birlikte, ikisi için de meçhul bir yere seyahat ediyordu. Birkaç gün öncesi için akıl almaz bir hayalden ibaretti bu manzara. Biraz da heyecan verici bir yanı vardı tabii.''

  💗''Mutluluğu mükemmel değildi, belki biraz hayattan soyutlamıştı kendini ama mutluydu işte. Kim olduğunu ve dünyadaki yerini çok iyi anlamıştı. Yalnızdı ama bu seçim bilinçli yapılmıştı ve hatta şimdi bile pişman değildi bundan. Özellikle şimdi. Çünkü kimse Amanda'nın yerini alamazdı, almayacaktı.''

  💗''Amanda, pazar sabahı uyandığında nerede olduğunu anlaması biraz zaman aldı. Bir gece önceki olaylar akın etti zihnine. Dışarıda öten kuşları dinledi. Perdenin kıvrımlarından güneş ışığı odaya kaçamak yapıyordu. Diğer tarafa dönünce yanının boş olduğunu gördü. Önce bir hayal kırıklığı saplandı yüreğine, sonra da kafası karıştı.''

  💗''İnsanların sana böyle acımasını mı istiyorsun? Gerçek şu ki, bu dünya kimse için kolay değil. Hiçbir zaman olmadı, hiçbir zaman da olmayacak. Ama eğer sen kendine karşı dürüstsen bütün bu olup bitenlerde senin de yeterince masum olmadığını bilmen gerekiyor.''

 💗''Beraber olmak balayı değildir. Gerçek ben ve sendir. Ben sabahları yanımda seninle uyanmak istiyorum. Günümün bütün ayrıntılarını seninle paylaşmak ve seninkileri dinlemek istiyorum. Seninle gülmek, seninle uyumak istiyorum. Çünkü sen, benim bir zamanlar aşık olduğum insan değilsin sadece. Sen benim en iyi arkadaşım, en iyi yanımsın.''

 💗''Ayağını yavaş yavaş frenden çekmeye başladı. Birden direksiyonu kırdığını fark etti. Ciğerlerinden kopup gelen hıçkırığı duydu. Otoyola doğru gidiyordu. Hızlanmaya başladı. Doğru ve gerçekleşmesi mümkün olan tek kararı verdiğine kendini inandırmaya çalışıyordu.''

 💗''Yıldızlar bir görünüp bir yok oluyor, kasabanın üstündeki gökyüzünde olağandışı bir karanlık gözleniyordu. İleride küçük korunun hemen yanındaki tıknaz bina, bu açıdan, otoyoldaki viraj nedeniyle kasabanın tam orta yerindeymiş gibi duruyordu. Dawson manzarayı gözleriyle taradı yavaş yavaş...''

  💗''Gökyüzü ışıyıncaya kadar öyle kalmışlardı. Şafak öncesi yorgunluk iyice çöktü. Amanda onun kollarında uyuyakaldı. Ertesi sabah uyandığında ilk aklına gelen şey Dawson.'a dokunmaktı, ama o gitmişti.''

  💗''Hem fiziksel, hem duygusal olarak çok yorgun hissediyordu kendini. Geleceği ne olacaktı? Hiçbir öngörüsü yoktu. Ertesi gün, daha ertesi gün, sonsuza dek uzayıp giden amaçsız haftalar, aylar, yıllar. Özel nedenlerle, özel bir hayat yaşıyordu. Fakat şimdi bu özel nedenlerin hepsi yok olmuştu.''

       

    Kitap 328 sayfa, karton kapaklı ve Artemis Yayınları'na ait baskısı. Dili akıcı ve anlaşılır. Kitap kapağı film sahnesinden, çok sevdim. Yazarın kitaplarını çok seviyorum. Okuduğum ikinci kitabı ve bence kalemi mükemmel. Romantikliği ve dramı tam olarak hissediyorsunuz. Kitabı 1 gün içinde bitirdim, elimden bırakmak istemedim. Okurken her zamanki gibi ağladım. 


    Karakterleri çok sevdim. Dawson ve Amanda kesinlikle çok iyi bir çift. İlişkileri birçok engele takılıyor, istemedikleri durumlarla karşı karşıya geliyorlar. Bu durumlar çok da üzücü oluyor. Dawson'ın sevgisini biraz daha fazla hissediyorsunuz. Çok da güzel seven bir kalbi var. Okurken bunu fazlasıyla hissettim. 


  Yazarın birçok kitabı film olarak uyarlandı. Defter kitabını da çok sevmiştim, Notebook filmini hepiniz biliyorsunuzdur(çok severim) Seninle Bir Ömür de aynı şekilde(daha sonra bu kitabı da okuyup yazacağım, filmini birkaç kez izledim)


    Yazarın kitaplarında şöyle bir şey daha var. Mutlaka geçmişle bir bağlantı kurulup o şekilde anlatılıyor. Yani gençliklerini anlatıyor ve iki hikayeyi bir arada okuyormuş hissi veriyor. Bu benim oldukça hoşuma giden bir şey, hiç sıkılmıyorum. Filmlerinde de çok güzel işlemişler bunu. 

      Dawson'ın ailesinden dolayı olan şanssızlığı beni çok üzdü. Her zaman ön plana çıkan, hayatınızdaki her şeyi etkileyen bir faktör. Dawson çok kötü günlerine ve sıkıntılarına rağmen bir şekilde ayakta kalıyor. Bir şeyler yapmaya çabalıyor. Karakterlere sevdim, Dawson'ı biraz daha fazla sevdiğimi söyleyebilirim😊


       Filmdeki oyuncular da bence tam uymuş role. James Marsden ve Michelle Monaghan çok iyi oynamışlar. Gençliklerini oynayan oyuncular Liana Liberato ve Luck Bracey de kesinlikle çok başarılıydı bence.  Yaşıyormuş hissi vermişler bence. Sonunu böyle beklemiyordum.  İzlerken de ağladım😊


         İlk aşkınızı hatırlıyor musunuz? İlk aşklar unutulmaz derler😊 İlk okuldayken aşık olduğumu sandığım bir çocuk vardı adı Melih'ti. O zaman çocukça duygular aşk sayılır mı bilemem ama görünce gülümserdim hep. Onun aynı duyguları hissettiğini sanmıyorum. Bir de o zamanlar çok şişmandım. Evet evet bayağı şişmandım, şimdiki halimi görünce pek kimse inanmaz. Kullandığım ilaçlarda kortizon olduğu için öyleydim. Belki bir gün ayrıca anlatırım bunu😊 Tabii ki bilinçli bir şey değil o zaman aşk sandığım duygu. Onu saymıyoruz. Hiç aşık olmadım, o duygunun nasıl olduğunu bilmiyorum açıkçası. Aşkı yaşayan insanların şanslı olduğunu düşünürüm her zaman.


        Dawson ve Amanda unutamayacağım kitap karakterlerinden benim için😊(Sevdiğim kitap karakterleri gittikçe artıyor😊)

          ''Aşk gerçekten de geçmişi yeniden yazabilir miydi?''

       Filmin fragmanını ekliyorum, keyifle izlemiştim ve paylaşmıştım sayfamda😊       

            

                Balkabağı Perisi keyifli okumalar diler😊





Yorumlar

  1. Benim sevdiğim türde değil fakat sevenleri için güzel bir anlatım yazısı olmuş, kalemine sağlık:)

    YanıtlaSil
  2. Çocukca duygular da aşk sayılabilir. Onlara hatta daha kıymet verip nahif de diyebiliriz:) Çünkü daha büyükkenki aşklar tartışmaya daha açık, süreç içinde yaşanan bazı durumlar nedeniyle ve sonuçları itibariyle çocukluktaki saflıkta ve sıcaklıkta olmayabilir:)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Tatlı yorumunuz için çok teşekkür ederim😊 Doğru söylüyorsunuz aslında, o zamanki saflık ve sıcaklık başka oluyor orası ayrı😊 Şu an şu bilinçli halimle aşkı yaşamayı isterdim, karmaşık duygular😊

      Sil
  3. Çok tatlı anlatmışsın, sevdiğin belli. Bu tarz romantik kitaplar bana hitap etmiyor, okumam ama teşekkürler. 😊
    Anını belki daha daha detaylı anlatırsın. 😃🌸

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Tatlı yorumun için çok teşekkür ederim😊 Evet severek anlattığım kitaplar hemen belli oluyor. Anımı belki bir gün anlatırım😊

      Sil
  4. Kitabı bilmiyordum ama The Notebook filmini ben de severim :) Bu kitap da benzer hislerdeymiş gibi geldi bana. Okursam severmişim gibi. Aşık olmadım hiç ama biliyor musunuz en çok istediğim şey buydu: Aşık olmak :) Gençken aşık olmak. İlk gençlikte ama. Umarım olabilirim ahahahha. Tabii karşılıklı. 777. :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Tatlı yorumun için çok teşekkür ederim😊 Evet kitapları birbirine benziyor, ben çok sevdim, romantik dram türü hoşuna gidiyorsa seversin bence😊
      Ben de aşık olmayı çok istiyorum, bence güzel bir duygu, bu aralar biraz farklı bir heyecanım var ama bakalım😊
      Umarım hayal ettiğin gibi çok güzel karşılıklı değer görüp, sevildiğin, mutluluktan havalarda uçtuğun bir aşk yaşarsın😊 Ben de sana katılıp 777 diyorum😊

      Sil
  5. sadece aşk ve macera filmlerinin- kitaplarının olduğu bir hayat bölmesi istiyorum, kafama göre girip çıkayım:) Ve, şişman olduğuna asla inanmam. zaten ilaç sebepliymiş:)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Tatlı yorumun için çok teşekkür ederim😊 Öyle güzel yazmışsın ki aynı şeyi istiyorum, çook güzel olurdu😊
      Gerçekten şişmandım, bir dahaki buluşmamızda fotoğrafımı getireyim😄

      Sil
  6. yeni kitap yorumumuz gelmişşş, alıntılar ne tatlı:) Notebook filmi pek güzeldi:)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Tatlı yorumun için çok teşekkür ederim😊 Güzel kitap tavsiye ederim romantik dram türünde seviyorsan😊 Notebook filmi çok güzeldi kesinlikle, kitabını da çok sevmiştim😊

      Sil

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

DokuzDolambaç

                                   Öykü okumayı sever misiniz?                İçinde öyküler olan çok güzel bir kitap😊📙                       Kitap Perisi'nin Sevdiği Alıntılar 😊        😊 ''Arabanın bu kadar eski püskü olacağı aklıma gelmemişti. Bir saatlik yol demişlerdi ama yolun bundan çok daha uzun süreceğini arabayı görür görmez anlamıştım.''        😊''Kokusuz, duru ve taze bir hava  vardı, aydınlıktı. Güneş sevecendi. Belki bir esinti bile vardı. Yeşil yapraklar görülebiliyordu çevrede.''         😊''Yüzünü bir bana, bir denize dönerek konuşuyor. Kendimi onun yerine koyuyorum. Ben oyum ama aynanın karşısında kendime bakıyorum bir yabancı olarak.''         😊''Düşüncelerinde ölümün hiç yeri olmamıştı. Gençti. Öyle olsa bile, yani ölebilirse bile, sihirbazlık yapamamaktansa yaşamayı tercih edeceğini düşündü.''         😊''Yazılar sağa sola kaçışmayı bıraktılar ama onları çözemedim. Onlar kendi kendile

Mutluluk Kavanozu

           Hayatınızda olan her şeyi durup düşündüğünüz olmuştur eminim birçok defa. Hepimizin hayatında farklı zorluklar var. Bazen de her şey çok kolay oluyor. Ben hayatımdaki her şey için şükrediyorum. Bunu kendime sözlü olarak çok söylüyorum. Birkaç sene önce yaptığım tatlı bir şeyden söz edeceğim size😊        Bircan Yıldırım'ın kitabını okumaya başladıktan sonra bazı şeylerin farkına vardım. Kitap sosyal medyada karşıma çıkmıştı, yorumları okuyunca da, ''bu kitabı mutlaka almam gerekiyor.'' demiştim kendi kendime. Bircan Yıldırım'ın canlı yayın yaptığında söylediklerinden biriydi mutluluk, şükür kavanozu. ''Hayatınızdaki iyi, şükrettiğiniz, olumlu şeyleri yazıp bir kavanoza atın, ne kadar mutlu olduğunuzu fark edeceksiniz.'' demişti, Benim de çok hoşuma gitmişti o zaman ve yapmaya başladım. Yazdığım şeyleri katlayıp kavanozun içine atıyordum ve hiç okumamıştım geçen haftaya kadar. Bu arada söz ettiğim kitap bana farkındalık kazandıran Hayat

Merhabaaa, Ben Balkabağı Perisi

    Yeniden buradayım. Bloğu, yazı yazmayı özledim. Bloğumu çok seviyordum ama bazen yaşanan bazı şeyler bir anlık fevri bir kararla dönüyor bana. Biraz zor zamanlar geçirdiğim için, bir anda kapattım bloğu. Ara ara böyle dönemlerim oluyor evet. Bazı şeyler düzeliyor, bazı şeylerin düzelmesi biraz zaman alıyor. Bu konu hakkında fazla konuşmak istemiyorum. Şimdi buradayım, geldimm😊 Çok heyecanlıyım. Bu yazıyı yazarken içim içime sığmıyordu. Yorumlarınızı özledim.     Yeniden yazılarımla ve sizlerle olmak iyi gelecek.  ‘’Bloğun büyülü bir havası var.’’ derdim hep. Hala aynı düşüncedeyim. Blog bana mutluluk veriyor. Kötü zamanları unutmak için burada olmak daha iyi ama bazen de içime kapanıyorum, her şeyden uzaklaşmak istiyorum.     Bu blogta sadece kitap yorumlarımı değil, genel olarak her şeyi paylaşmayı düşünüyorum. İçimden geldiği gibi aklıma geleni yazmayı düşünüyorum.     İngilizce öğrenmeye başladım. Telefonuma Duolingo programını indirdim ve hiçbir şey bilmiyormuş gibi baştan baş